Mersin Üniversitesi öğrencileri, Çiftlikköy Kampüsü'ndeki Yabancı Diller Yüksekokulu önünden Cumhuriyet Meydanı'na kadar yürüyerek burada basın açıklaması yaptı. Eğitim Sen Mersin Üniversitesi Temsilciği üyesi akademisyenlerin de destek verdiği yürüyüşe, yüzlerce öğrenci katıldı. "YÖK kalkacak, Polis gidecek üniversiteler bizimle özgürleşecek" pankartının açıldığı yürüyüşte, "Gerici piyasacı niteliksiz eğitime hayır", "Pergala YÖK'e em naxazın", "AKP'siz ülke, YÖK'süz üniversite istiyoruz" dövizleri taşındı. Ayrıca yürüyüş boyunca alkış zılgıtlar eşliğinde, "Rojava halkı yanlız değildir", "Be zıman jiyan nabe", "Her yer ODTÜ her yer direniş" sloganları atıldı.
Cumhuriyet Meydanı'na gelen öğrenciler, bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Eğitim Sen adına basın metnini okuyan akademisyen Ali Akber Doğan, "12 Eylül diktatörlüğü" tarafından kurulan YÖK'ün önemli muhalefet alanı olan üniversiteleri zapturapt altına alma aracı olarak kullanıldığını belirterek, "Bu sebeple YÖK'ün kurulduğu 6 Kasım tarihi, hem bu zapturapt altına oluşu sona erdirme iradesinin, hem de üniversitelerin evrensel değerleri olan akademik ve bilimsel özgürlük arzusunun savunulduğu gün olmuştur" dedi. Doğan ardından konuşan öğrenciler ise, 32 yıldır kurulan YÖK'ün kuruluş amacına göre hareket ederek üniversiteleri ticarethaneye, bilimdışı bir kurum haline getirmeye devam ettiğini ifade ederek, "Bizleri sorgulamayan, araştırmayan, popüler kültüre adapte olmuş ÖGB ve katil polislerin yaptığı gövde gösterileriyle sindirmeye çalışıyor" diye kaydetti.
Konuşmaların ardından öğrenciler, ezgiler eşliğinde uzun halay ve horun kuyrukları oluşturdu. Bunun yanı sıra Mersin Üniversitesi'ndeki akademisyenler, ODTÜ direnişine destek olmak amacıyla kampüs içinde üç fidan dikti.
ADANA
Çukurova Üniversitesi'nde okuyan öğrenciler, öğlen saatlerinde kampus içerisinde bulunan R1 alanında bir araya geldi. Öğrencilerin, yanı sıra öğretim görevlileri ve Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Kamuran Karaca ve sendika yöneticileri katıldı. Polisin ve özel güvenlik görevlilerinin önlemler alması ve kameralarla kayıt yapması dikkat çekti. R1 çimenlerinde oturan öğrenciler, alkış ve sloganlarla YÖK'ü protesto etti. Kurulduğu günden bu yana darbe uygulamalarıyla YÖK'ün varlığını sürdürdüğünü kaydeden Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Kamuran Karaca, YÖK'ün derhal kaldırılmasını istedi. Karaca, "Var olan tek şey baskıcı, piyasacı, yasakçı, ayrımcı YÖK'tür" dedi. Eğitim Fakültesi Öğretim görevlisi Prof. Dr. Adnan Gümüş de, AKP hükümetinin uygulamalarını ve YÖK'ü kınadı. Üniversitelerin polis karakoluna dönüştürüldüğünü kaydeden Gümüş, öğrencilerin baskı politikalarıyla yıldırılmaya çalışıldığını aktardı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kadınlı-erkekli "öğrenci evleri" ile ilgili açıklamasına değinen Gümüş, yapılmak istenilen uygulamanın karşısında olacaklarını belirtti.
Konuşmaların ardından öğrenciler "YÖK kalkacak, polis gidecek, üniversiteler özgürleşecek" sloganı ile kampus alanı içinde yürüyüşe geçti. Yürüyüş güzergahında bulunan öğrenciler, kitleye slogan ve alkışlarla destek verdi. Yürüyüş sonrası tekrar R1 alanına gelen kitle adına Mete Soner Solmaz basın açıklaması metnini okudu. YÖK'ün 12 Eylül darbesi ürünü olduğunu söyleyen Solmaz, YÖK'ün derhal kaldırılmasını istedi. Öğrenciler YÖK'ü halaylar eşliğinde protesto etti.
VAN
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde (YYÜ) okuyan öğrenciler, Yurtsever Demokratik Öğrenci Derneği (YÖDER) öncülüğünde YÖK'ün 32'inci kuruluş yıldönümünü protesto etti. Kampüs içerisinde bulunan Merkezi Yemekhane'nin önünde yüzlerce öğrenci bir araya gelerek halay çekip sloganlar attı. "YÖK'e rakê zanîngeha rızgarke", "AKP'nin utanç duvarını yıkalım" pankartlarının açıldığı protesto eyleminde, sık sık "Her yer OTDÜ her yer direniş", "Direne direne kazanacağız", "Kahrolsun 82 darbesi", "Baskılar bizi yıldıramaz", "Kahrolsun YÖK", "YÖDER isyandır Rojava'ya selamdır", "Biji berxwedana YPG", "Kahrolsun Hizbullah", "Hizbulşeytan Kürdistan'dan defol" sloganları atıldı.
Yemekhane önünde basın açıklaması yapan öğrenciler adına konuşan Hasan Yaşar, baskı ve tutuklamalarla kampüs alanlarının YÖK tarafından hapishanelere çevrildiğini belirterek, eğitimlerin, anadil eksenli geliştirileceği demokratik bir üniversite istediklerini ifade etti.
Nusaybin ve Qamışlo arasında örülen duvarı da kınayan Yaşar, "Rojava'daki kazanımları kabullenmeyen kapitalist sistem kendisini Türkiye devletinde utanç duvarı örmekle göstermektedir" dedi.
Açıklamanın ardından öğrenciler kampüs içerisinde bulunan Kredi Yurtlar Kurumu'na (KYK) bağlı Melikşah Öğrenci Yurdu'na doğru slogan, ıslık ve zılgıtlar eşliğinde yürüdü.
DİYARBAKIR
Eğitim Sen Diyarbakır Şube Başkanı Kasım Birtek, yaptığı yazılı açıklamada, YÖK'ün kuruluşunun üzerinden 32 yıl geçmesine rağmen 12 Eylül cuntacılarının hayallerini dahi aşan uygulamaların varlığını sürdürdüğünü belirterek, "6 Kasım 1981'de kurulan, otoriter yapısı ve zihniyetiyle tüm yükseköğretimi tahrip eden bir ilişkiler sistemi olan Yükseköğretim Kurulu, lağvedilmesi yönündeki toplumsal mutabakata rağmen AKP'den aldığı destekle varlığını ve gücünü pekiştiriyor. Özgür ve eleştirel düşünceyi disiplin mekanizmalarıyla, güvencesiz istihdamla, işten atma yöntemiyle, kadrolaşmayla ortadan kaldıranlar, üniversiteleri hizaya getirmek için ellerinden geleni yapıyor. AKP'ye ve YÖK'e gönüllü kulluk etmeyen, aykırı ses çıkaran herkes, aklın ve mantığın sınırlarını zorlayarak trajikomik haller alan, hukuksuz, haksız soruşturma ve disiplin cezalarına, sürgünlere maruz kalıyor" dedi. DİHA
