Kürt sorununun çözümü konusunda Hükümet-CHP zirvesinin ertesinde Van'da BDP'li belediye başkanlarının KCK'den gözaltına alınmasına AKP ile CHP'den tepki geldi.
Milletvekilleri, tepkilerini anlattı
AKP Milletvekili Gülşen Orhan: Bir toplumun; tabi olduğu hukuk kurallarına uyma sorumluluğu olduğu gibi toplumun hukukçularının da toplumun hassasiyetlerini iyi okumak gibi bir sorumluluğu olsa gerek. Kararın ve gerekçelerin içeriğiyle ilgili malumatım olmamakla beraber, bu kadar topluca yapılmış tutuklamalar karşısında oluşan rahatsızlığımı dile getirme lüzumunu hissettim. Yapılmış olan yanlışlardan dönülmesini umar, en azından halkın oylarıyla seçilmiş belediye başkanlarının tutuksuz yargılamasının önünün açılmasını temenni ediyorum.
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: Başbakanın 15 gün önce 'Van belediyesini istiyorum' demesinden sonra yargının bu isteği yerine getirme biçimi de, yargının fiilen kimin emrinde olduğu ortaya koymaktadır. Bizim görüşme yapacağımız kaç gün öncesinden bellidir. Görüşmenin yapıldığı gün, bu şekilde alınmaya herkes bir anlam yükleyebilir. Görüşmeye ilişkin olumlu bir yaklaşım var. Bu süreç başlayabilirse uzun bir süreçtir. Her zaman çok değişik sürprizlerle engellemelerle karşılaşabiliriz. Bunu da gözetmeliyiz.
Bir günde umut kırıldı
Van Bağımsız Milletvekili Aysel Tuğluk: Hükümet-CHP zirvesi Kürt halkında bir umut yarattı ancak belediye başkanlarının gözaltına alınmasıyla bu umut kırılmaya dönüştü. Bekir Kaya'nın CHP ile AKP tabanında da sevilen biriydi.
Makul çözümü bulmalıyız
TBMM İnsan Hakları Terör Alt Komisyonu Başkanı ve AKP Amasya Milletvekili Naci Bostancı: "Kılıçdaroğlu'nun Kürt meselesine ilişkin bir inisiyatif alma sorumluluk üstenleme birlikte çalışma arzusu çok olumlu. Kürt meselesini çözme noktasında önemli gelişme. Çözüm herkesin biraz memnun olacağı biraz da itiraz edeceğidir. Önemli olan insani değerleri yaşatarak herkesi kucaklayarak, en az maliyetle bu problemi çözmektir." Taraf
