YÜKSEKOVA - Demokratik Bölgeer Partisi (DBP) Yüksekova İlçe örgütünde bir araya gelen binlerce yurttaş, 18 Temmuz akşamı Hakkâri kent merkezinde 4 genç arasında başlayan ve kısa sürede büyüyüp 1 kişinin ölümü ve 4 kişinin de yaralanmasına neden olan aşiret kavgasını protesto etmek için Cengiz Topel Caddesi üzerinde yürüyüş gerçekleştirdi.
Oslo Oteli önünde başlayan ve sık sık Kahrolsun cehalet, kahrolsun aşiret sloganlarının atıldığı yürüyüş sonrası Zagros İş Merkezi'nin önüne gelen kitleye hitaben konuşan Yüksekova Kent Meclisi Eş Başkanı Şerafettin Dede, Hakkâri'de yaşanan olaylardan dolayı büyük bir üzüntü duyduklarını dile getirdi.
Hiçbir aşirete mensup olmadıklarını ve aşiretlerin yolundan gitmeyeceklerini ifade eden Dede, Hakkâri'de yaşanan olaylardan bütün kesimlerin rahatsız olduğunu belirterek, Hepimiz kardeşiz. Hiçbir güç de aramıza aşiretçilik sokamaz. Hakkâri'de kavgaya katılan herkesin sağduyuyla hareket etmesi gerekiyor. Yıllarca verilen mücadeleyle sağlanan Hakkâri'deki birlikteliğin bozulmasına biz müsaade etmeyeceğiz. Bizim aramızda aşiretçilik yoktur. Kirli ellerin çıkarları yüzünden bu olayların yaşanması kabul edilemez. Bütün dünya sesimizi duysun, aşiretçiliğin yolundan gitmeyeceğiz. Hiç kimse, yıllarca bölgemizde süren eski zihniyeti tekrar bizlere kabul ettiremez. Burada herhangi bir aşiret yok, sadece onurlu Kürt halkı var dedi.
DBP Yüksekova İlçe Başkanı Fikret Turgut ise Rojava'da Kürtlerin, birlik halinde çetelere karşı mücadele ettiğini fakat Hakkâri'de Kürtlerin birbiriyle kavga halinde olmasının yanlış olduğunu ifade ederek, bir an önce kanaat önderlerinin, STK'ların, aydınların Hakkâri'deki olaylara el koyması gerektiğini söyledi.
Hakkâri'de yaşanan kavganın provokasyon olduğu belirten Turgut, Olayların yaşandığı günler öncesinde mahalle meclislerimizi ve köy komünlerimizi kurduk, demokratik özerklik kapsamında birçok çalışma yaptık. En son olarak konvoy halinde Rojava devrimine destek amacıyla Suruç'a gidecektik. Ancak devlet bu durumu hazmedemedi. Hakkâri'deki aşiretleri birbirine düşürerek kavga etmelerini sağladı. Biz bu durumu kabul etmeyeceğiz dedi.
