VAN -Rojava'ya dönük geliştirdikleri katliama varan saldırılarında çeteci grupların, camilerden "Kürtlerin malı ve namusu helaldir" anonsları yaptırması, söylemlerinin aksine ne derece iktidara bulaşmış bir dini referansa sahip olduklarını ortaya koydu. Kürtlere dönük gerçekleşen bu saldırılara, Ramazan ayına rağmen İslami cenahtan şimdiye kadar tepki gelmemesi de dikkat çekici. Van'da bulunan Van Din Adamları Derneği (VADİAD) üyesi din adamları, çetecilerin Rojava'da sivillere yönelik gerçekleştirdiği saldırılara tepki gösterdi. Çetecilerin sivil ve masum halka saldırılmasının kabul edilemez olduğunu belirten din adamları, yapılan saldırıların İslamiyet'te yerinin olmadığını söyledi. Çeteciler tarafından camilerde fetva verenlerin kim olursa olsun Müslümanlıkla alakasının olmadığını dile getiren din adamları, zulme, inkar ve imhaya karşı durmayan herkesin yapılan katliama ortak olduğunu belirtti.
El Nusra çeteleri tarafından yapılan katliamlara dikkat çeken VADİAD üyesi Melê Abdullah Öca, "'Kürtlerin malı, canı, namusu helaldir' fetvasını verenlerin zalim ve münafıktır. Hz. Muhammed hadisinde 'kelime-i şahadet getirmeyen her kim olursa olsun kanı, namusu ve malı da haramdır' diye buyuruyor. Unutmayalım ki Kürt halkı Müslüman bir halktır ve Müslümanlığı kabul ettiğinden beri hiçbir ırka ve mezhebe karşı yanlış yapmamış ve yapılan zulmü kabul etmemiştir" dedi. Hiçbir kutsal kitapta mazlumlara ve hak sahiplerine karşı cihat çağrısı yapılacağına yer verilmediğini aktaran Öca, "Kürdistan" ve dünyadaki tüm halkların birlik beraberlik çerçevesinde Rojava'ya yardım etmesi gerektiğini söyledi.
'Din adamları zulme sessiz kalmamalı'
Çetelere destekte bulunan, bu katliamları yapma cesareti verenleri lanetlediğini belirten Mele Nurettin Aksoy da, diyanet işleri başkanı ve din adamlarının yaşanan zulme sessiz kalmayarak açıklama yapmaları gerektiğini ifade etti. Aksoy, "Hz. Muhammed savaşa giderken tüm savaşçılara 'üç şeyi dikkate alın' dedi. Birincisi 'eğer ki birini savaşta darbelerseniz, ikinci defa darbelemeyin. Allah'ın verdiği beden yapısına zarar vermeyin. Gözlerini çıkarmayın, ellerini, ayaklarını kırmayın' sözüdür. İkincisi; 'ziraata ve evlerine zarar vermeyin, unutmayın ki ölenlerin arkasında kalan çocuklar ve kadınlar vardır' Üçüncüsü ise; 'kadınların namusuna el uzatmayın kadınları kirletmeyin' demiştir. Kürtlerin kadınlarına, çocuklarına evlerine, ekinlerine ve canlarına karşı cihad çağrısı yapan çeteciler Allah'ın var ettiği tüm kutsal kitaplara karşı günah ve suç işliyor" dedi. Çeteciler tarafından yapılan saldırıların sadece Kürtlere karşı değil, Allah'ın hadisine ve dinine karşı yapıldığını da ifade eden Aksoy, tüm Kürt halkına Rojava'ya maddi ve manevi yardımda bulunma çağrısında bulundu.
'Zulme karşı sessiz duranlar, cehennem ateşinde yanar'
"Zulme karşı sessiz duranların cehennem ateşinde yanar" hadisini hatırlatan Melê Cemal Demir ise, çeteci El Nusra'nın cihat çağrısı adı altında özellikle Çeçenistan, Afganistan, Pakistan, Katar, Mısır gibi Arap ülkelerinden getirdiği ve kendilerine "Müslüman" diyenlerin, "münafık ve dinsiz" olduğunu belirtti. Afganistan ve Çeçenistan gibi birçok yerden gelip Kürtlere karşı katliam ve zülüm yapanların, ABD ve Rusya'nın kendi halklarına karşı yaptığı zulme karşı durmadığını ifade eden Demir, Rojava halkının üzerinde yaşadığı topraklarda onurlu bir yaşam mücadelesi verdiğini, Rojava halkının özgürlük mücadelesini verirken kimsenin malına, mülküne ve savunmasız kimseye zarar vermediğini aktardı.
DİHA
