MERSİN - Mersin'de on binlerce yurttaşın katılımı ile yapılan 1 Eylül Dünya Barış Günü etkinliğinde konuşan BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, hükümetin barış umutlarını kırdığını vurgularken, BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken ise, "AKP, adeta yeni ve büyük bir savaşın hazırlığını yapıyor" dedi.
BDP öncülüğünde "Newroz coşkusuyla yürüyoruz. Rojava'yı selamlıyoruz" şiarıyla Mersin Tren Garı önünde on binlerce yurttaş bir araya geldi. BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, BDP Urfa Milletvekili İbrahim Binici, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, BDP PM üyeleri, il ve ilçe yöneticileri ile BDP'li Akdeniz Belediye Başkanı M. Fazıl Türk'ün de aralarında bulunduğu on binler, "Biji serok Apo", "Şehit namirin"; "PKK halktır halk burada", "İsyan, devrim, özgürlük" sloganları ile Taş Bina önüne doğru yürüdü. PKK ve KCK bayrakları ile PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın dev posterlerinin taşındığı yürüyüşte, "İmralı kapatılsın", "Zindanlar boşaltılsın", "Siyasi tutsaklara özgürlük", "Barajların yapımına hayır", "Karakol yapımı dursun", "Hasta tutsaklar derhal serbest bırakılsın" dövizleri taşındı. Çevik kuvvet polisleri ise yürüyüş boyunca kitleyi takip etti.
Halis Ernarinci unutulmadı
Kitlenin yaklaşık 20 dakika süren yürüyüşü, Taş Bina önünde sonlandı. Yürüyüşün ardında geçtiğimiz hafta yaşamını yitiren BDP Mersin İl Eşbaşkanı Halis Ernarinci de anılarak, barış ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına "Çerxa Şoreşê Marşı" eşliğinde bir dakikalık saygı duruşu yapıldı. Ardından ise Abdullah Öcalan'ın, barış ve diyalogun önemine vurgu yaptığı bir ses kaydı kitleye dinletildi. BDP İl Eş Başkanı Heybet Geçkin ve Akdeniz Belediye Başkanı M. Fazıl Türk'ün kitleyi selamlaması ve kısa konuşmalarının ardından, BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü kitleye hitaben konuştu.
'Kürtler vardı, var olmaya devam edecekler'
Türkiye'nin her yerinde bugün bütün kimlik, dil, din ve inançtan insanın meydanlarda barışı ve özgürlüğü haykırdığını ifade eden Kürkçü, "Barış için ayağa kalkanlara selam olsun! Barışa selam olsun! Halk, barış için elinden geleni yapıyor. Kürt halkı da haklarını elde etmek için 30 yıldır mücadele veriyor. Bu mücadelede 10 binlerce hayat kaybedildi. Ama bugün artık herkes kabul ediyor ki Kürtler vardı ve var olmaya devam edeceklerdir. Savaşın tek nedeni de Türk devletinin Kürt kimliğini ret ve inkar politikasıydı. Ama bu kimlik bugün kabul edildi mi? Kimlik kabul edilmezse barış sağlanamaz.
Seçim sizin! Biz cevabımızı verdik, sıra sizde. Bizler barış istiyoruz. Fakat hükümet, barış umutlarımızı kırıyor. Hükümet, Suriye'yi bombalasın diye ABD'ye yalvarıyor. Rojava için barış istiyorsak, Suriye için de savaşa karşıyız. Kürt halkı barış için elini uzattı. Fakat AKP hükümeti barışı getirmezse, barışı getirecek bir hükümeti iktidara getirmesini de biz biliriz. Her bijî aşitî, her bijî şoreşê" diye konuştu.
Baluken: Halkların barış sesi, savaş baronlarını korkutuyor!
Kürkçü'nün ardından konuşan BDP Grup Başkan Vekili İdris Baluken, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla başlayan "demokratik çözüm" sürecinde üzerine düşen adımları atmayan AKP hükümeti ve Başbakan Erdoğan'ı eleştirdi. "Halkların barış sesi, savaş baronlarını korkutuyor" diyen Baluken, "Bugün Türkiye ve Kürdistan'da alanlara çıkan 100 binler, barışı, kardeşliği ve özgürlüğü haykırıyor.
Oysa 1 Eylül'ü çok farklı, barış ve özgürlük halaylarıyla sağlayabilir, Ortadoğu'ya örnek olabilirdik. Çünkü Sayın Öcalan, 21 Mart Amed Newrozu'nda barışın fırsatını sundu. Başta Kürdistan ve Türkiye halkları olmak üzere tüm Ortadoğu coğrafyasına bir çağrıda bulundu. Ama maalesef Kürt özgürlük hareketinin barış mücadelesine, AKP hükümeti ve Sayın Başbakan aynı samimiyetle yaklaşmıyor. Kürt özgürlük hareketi ateşkes ilan etti, elindeki askerleri ve kamu görevlilerini serbest bıraktı. Gerilla demokratik çözüm yürüyüşünü başlattı.
Bütün bu adımlar, 1 Eylül'de barışı başarmış bir ülke için atıldı. Ama AKP hükümeti ise, Kürdistan'a yeni korucu kadroları gönderdi. Amed, Çermik, Dersim ve Gewer'e karakol ve kalekollar, HES'ler ve barajlar yaparak cevap verdi. AKP, adeta yeni ve büyük bir savaşın hazırlığını yapıyor" şeklinde konuştu.
'Başbakan demokratikleşme paketini makarna paketi sanıyor'
Baluken, hükümetin, "demokratik çözüm" sürecinde atması gereken adımları atmadığını kaydederek şöyle konuştu: "Aradan geçen aylara rağmen yasal ve anayasal somut hiçbir adım atmış değiller. TMK ve TCK korunuyor, slogan atanı bile cezaevine kapatıyorlar. Mersin'de de 1 Eylül kutlamalarına katılımı düşürmek için bazı arkadaşlarımız gözaltına alındı. Ama bugün sizler buradasınız. AKP hükümeti ve Erdoğan bir an önce adım atmalıdır. Seçim barajı kaldırılmalı, anadilde eğitim ve propagandanın önündeki engeller kaldırılmalıdır.
Cezaevlerinde bulunan milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, seçilmişlerimiz, aydın, yazar ve gazetecilerimiz derhal serbest bırakılmalıdır. İki aydır 'hazırladık' dedikleri demokratikleşme paketinde Kürt ve Türk halklarının talepleri var mı? diye soruyoruz. Başbakan, bu paketi Ramazan paketi, makarna paketi ile karıştırıyor. Kürt halkı, bu tip paketlerle kandıracağınız bir halk değildir. Kürt halkının, Sayın Öcalan'ın, PKK ve KCK'nin taleplerini müzakere masasında dikkate alacaksınız. Sayın Öcalan ve tüm seçilmişlerimizin özgürlüğüne bu pakette yer vereceksiniz. Barışı, Erdoğan'ın ve AKP'nin insafına bırakmayacağız.
Mücadele edeceğiz, barışı ve demokrasiyi biz getireceğiz." Suriye ve Rojava politikası konusunda da hükümeti eleştiren Baluken, Rojava halkını ve "devrimini" selamladı. Baluken, "Rojava halkının taraf olduğu tek şey barıştır. Rojava halkı yalnız değildir. Rojava'nın kalbi, Amed, Dersim, Mersin ve Gewer de atıyor" dedi.
Baluken'in konuşmasının ardından etkinlik Rap Müzik Grubu Koma Parastin, İbrahim Rojhilat, Bülent Turan, Koma Newaya Ro ve Dijwar Argeş'in müzik dinletileriyle sona erdi.
DİHA
