Iğdır Üniversitesinde İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Osman Bayraktutan'ın da hissedarları arasında olduğu Şanlıurfa Siverek Çağdaş Köyünde Organik Solucan Gübre Üretim Tesisi, üniversitemize 50.000'in üzerinde Kırmızı Kalifornia Solucanı (Eisenia Foetida) ve 2 tonu aşkın solucan maması hibe etti. ABD ve Avrupa'da en az elli yıldan beri solucanın kendisinden ve katı & sıvı gübresinden faydalanıldığını söyleyen Bayraktutan, ülkemizin bu konuyu maalesef çok geriden takip ettiğini dile getirdi. Bayraktutan, ABD'de 130.000'i Avrupa'da ise 50.000'e aşkın firmanın bu alanda faaliyet gösterdiğini, ülkemizde tescilli olarak şuan sadece 11 firma bulunduğunu fakat yüzlercesinin merdiven altı şirket gibi faaliyet gösterdiğinden bahsetti. Ülkemizde son beş yıldır tanıtılmaya ve organik gübre olarak kullanılmaya başlayan solucan gübresi yönetmeliğinin ve standartlarının 2018 yılında yayınlandığını söyleyen Bayraktutan, zararın neresinden dönülse kar olduğunu, toprakların kimyasal gübreyle on yıllardır tahrip edildiğini, sofralarımıza gelen bütün sebze ve meyvelerde kimyasal kalıntılar bulunduğu ve bunların sadece yıkamakla da temizlenemeyeceği için son yıllarda başta kanser olmak üzere birçok hastalığın ortaya çıktığını söyledi.
"Solucan gübresinin faydaları saymakla bitmez"
Organik Solucan gübresinin faydalarının hayvan gübresi ve kimyasal gübreyle mukayese edilemeyecek derecede faydalı olduğunu, bu gübreyi kullanan çiftçi ve tarım işleriyle uğraşanların artık bundan vazgeçmediklerini, solucan gübresi sayesinde eski tatların eski damak lezzetlerinin geri geldiğini aynı zamanda toprak ve bitki düzenleyicisi olduğu için de vazgeçilmez olduğunu ifade eden Bayraktutan, İsrail'in yıllardır çöl topraklarını solucan gübresiyle ıslah ettiğini belirtti ve solucan gübresinin faydalarının saymakla bitirilemeyeceğini söyledi.
"Üniversitemiz, toprakların ıslahı ve kimyasaldan arındırılmasında öncülük edecek"
Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sefa Altıkat ise; Bayraktutan'ın ve diğer hissedarlarının üniversitemize yaptıkları hibe için Rektörümüz Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma ve projede görev yapacak bütün akademisyenler adına teşekkür etti. Altıkat; Solucan gübresi kullanımının toprakların ıslah edilmesi, kimyasal gübrenin tüm hayatımızdan çıkarılması için büyük öneme sahip olduğunu belirtti. Altıkat, her yıl en az 16 kat artış hızı gösteren solucanlar doğal olarak ez az 16 kat da solucan gübresi üreteceklerini ve bu sayede üniversitemizin topraklarından başlamak üzere zamanla tüm Iğdır'a ve etrafımızdaki illere hatta yurt dışına solucan gübresi ihraç edecek seviyeye gelinebileceğini söyledi. Iğdır'ın iklim şartlarının solucan gübresi üretme noktasında çok uygun olduğunu söyleyen Altıkat, denemeler sonucunda oluşacak bilgi, birikim ve tecrübeleri yöre halkıyla paylaşarak onları da bu konuda bilinçlendirmek gerektiğini vurguladı. Altıkat, solucan gübresinin daha steril ortamda yapılabilmesi için çeşitli projeler geliştireceğini ve solucan gübresiyle ilgili bir çok akademisyenin çeşitli bitki türleri üzerinde deneyler yaparak bilimsel olarak bundan faydalanacağını da söyledi.