DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR'İN 8 MART KADINLAR GÜNÜ İLE İLGİLİ ÖNERGESİ
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA
8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle kadınların yaşadığı her türlü şiddet, baskı, çok boyutlu ayrımcılık ve ötekileştirilmeye karşı etkin bir mücadele hattının oluşturulması, yaşamın tüm alanlarında toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya dönük etkin politikaların tartışılması, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama ve kadınları şiddetten koruma noktasında mevcut yasa ve uluslararası sözleşmelere işlerlik kazandıracak mekanizmaların oluşturulması amacıyla Anayasanın 98. ve İç Tüzüğün 104. ve 105. Maddeleri gereğince Meclis Araştırması için gereğini arz ve talep ederiz.
Dirayet Dilan TAŞDEMİR Ağrı Milletvekili
Bilindiği gibi 8 Mart tüm dünyada “Dünya Kadınlar Günü” olarak her yıl kutlanmaktadır. Kadınların uzun süreli mücadelesi sonucu kazanılmış bu önemli günde, kadınlar dünyanın her yerinde alanlara çıkarak erkek egemen sisteme, erkek ve devlet şiddetine, kimlikleri ve iradeleri üzerindeki baskılara, savaşa, kadın emeğinin sömürülmesine, yaşam alanlarının talan edilmesine, taciz, tecavüz, her türlü baskı ve sömürüye karşı itiraz ve taleplerini yüksek sesle dile getirmektedir.
Kadın cinayetleri başta olmak üzere kadına yönelik cinsel, fiziksel, ekonomik, psikolojik ve her türlü şiddetin gün geçtikçe arttığı, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinleştiği ve kadınların yaşamın tüm alanında baskı ve sömürüye maruz kaldığı ülkemizde 8 Mart daha da önem kazanmaktadır.
Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) kadınların ekonomiye katılımı, fırsat eşitliği, eğitim imkanları, sağlık ve kadının siyasi güçlendirilmesi gibi kriterleri baz alarak hazırladığı
ve dünya ülkelerinin cinsiyet eşitliğine göre sıralandığı 2020 raporunda listenin ilk sıralarında İzlanda, Norveç, Finlandiya ve İsveç bulunurken Türkiye tüm bu kriterler noktasında yine listenin son sıralarında yer almıştır. Söz konusu rapora göre geçen yıl 149, bu yıl ise 153 ülkenin bulunduğu sıralamada Türkiye yine 130. sırada yer almaktadır. Türkiye, kadınların ekonomik hayata katılımlarında ise daha da alt sıralara gerileyerek 136.sırada yer almaktadır.
Her yıl yayınlanan bu ve benzeri raporlarda görüldüğü üzere Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda ilerleme kaydetmek yerine ya yerinde saymakta ya da birçok konuda ciddi gerilemeler yaşanmakta ve eşitsizlik gittikçe derinleşmektedir. Dolayısıyla bu raporların da sürekli gösterdiği gibi, kadınların yaşam hakkını korumak başta olmak üzere yaşamın tüm alanlarında cinsiyet eşitliğini sağlamaya dönük kapsamlı çalışmaların acil bir biçimde gündeme alınması ve yönlü politikaların geliştirilmesi gerekmektedir.
Özellikle kadın cinayetlerinin ve kadına yönelik her türlü şiddetin gün gittikçe arttığı, kadınları katleden erkeklerin ya çok az cezalar aldığı ya da cezasızlıkla ödüllendirildiği, ekonomik krizin kadınlar üzerindeki etkisinin derinleştiği, kadınların siyasete, istihdama katılımında ve yönetim mekanizmalarında yer almalarda ciddi bariyerlerle karşılaşmaya devam ettiği, mücadele sonucu kazandıkları haklarının dahi tartışma konusu edildiği günümüzde hem kadın mücadelesinin simgesi olan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü hem de Meclisin bugün dolayısıyla kadınların yaşadığı tüm sorunları gündemine alması ayrı bir önem kazanmaktadır. Özellikle 8 Mart günün kadınlar için resmi tatil ilan edilmesi, kadınların yıllardır dilendirdikleri bir taleptir. Meclisin bu talebi görmesi ve bu yönlü yasal düzenleme yapması da gerekmektedir.
Bu nedenle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle kadınların yaşadığı her türlü şiddet, baskı, çok boyutlu ayrımcılık ve ötekileştirilmeye karşı etkin bir mücadele hattının oluşturulması, yaşamın tüm alanlarında toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaya dönük etkin politikaların tartışılması, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama ve kadınları şiddetten koruma noktasında mevcut yasa ve uluslararası sözleşmelere işlerlik kazandıracak mekanizmaların oluşturulması amacıyla bir Araştırma Komisyonun kurulması aciliyet kazanmaktadır.