AK Parti Doğubayazıt’ta Neden Kaybetti?

Ayhan Yardımcı yazıyor...

Doğubayazıt’ta AK Parti’nin derin bir güven sarsılmasına yol açan ağır kaybının ardında yatan sebepler çok katmanlıdır. Cengiz Çelik’in güçlü profiline ve sunulan vizyoner projelere rağmen, seçmenin sandıkta gösterdiği tepki, hayal kırıklığı ve öfkenin açık bir ifadesidir.

Gürbulak Gümrük Müdürü’nün, Ticaret Odası Başkanı Cemal Can’a yönelik iddia edilen “Doğubayazıt’ı bitireceğim” ifadesi, adeta bir yıkım vaadi olarak seçmen nezdinde yankı bulmuş ve bu, sadece bir idarecinin mesnetsiz öfkesi olarak değil, aynı zamanda bir yönetim krizi olarak değerlendirilmiştir. İthalat ve ihracat yapan firmalar üzerindeki ağır denetimler ve uzayan beklemeler, bölge ekonomisine ve sınır ticaretine vurulan bir darbe olarak, AK Parti’nin oylarında görülen ciddi düşüşün temel sebeplerinden biri haline gelmiştir.

Ruken Kılenci tarafından milletvekili seçimleri öncesinde verilen ve yerine getirilmeyen ihtisas, geçici muayene istasyonu, ve İran seyahatlerinin düzenlenmesi gibi sözlerin unutulmaması gerektiği, halkın hafızasında açıkça durmaktadır. Seçmenler, verilen sözlerin tutulmamasını, kurumlarla yaşanan uyumsuzluğu ve seçim öncesindeki sıkıntıları dikkatle not etmişlerdir.

AK Parti, Doğubayazıt’ta karşılaştığı bu kaybı tersine çevirmek istiyorsa, gümrük politikalarından iletişim stratejisine, yerel ve ulusal düzeyde politikalarını kökünden yeniden gözden geçirmelidir. Güvenilirliklerini yeniden tesis edebilmeleri için, yalnızca vaatler değil, aynı zamanda somut eylemler ve halka dokunan politikalar gereklidir.

Son tahlilde, seçmenlerin güvenini yeniden kazanmak, bölgenin ticari dinamizmini korumak ve Gümrük kapısı ile halk arasındaki iletişimi güçlendirmek, AK Parti’nin Doğubayazıt’taki siyasi geleceği için hayati önem taşımaktadır. Bu durum, sadece bir seçim kaybı olarak değil, daha geniş politik perspektiften bir dönüm noktası olarak görülmeli ve gerekli dersler çıkarılmalıdır...