SON DAKİKA

Çeşme Başında Yarım Asır Önce Başlayan “Umutsuz Aşk“

Ağrı'nın Taşlıçay ilçesinde 49 yıl önce çeşme başında bir kıza aşık olan ve başlık parası yüzünden evlenemeyen Memiş Orhan Turan, sevdiğine kavuşacağı günü bekliyor. 15 Şubat, 2014 04:11 Güncelleme: 15 Şubat, 2014 04:11 Çeşme Başında Yarım Asır Önce Başlayan “Umutsuz Aşk“
Ağrı'nın Taşlıçay ilçesinde 49 yıl önce Çeşme başında gördüğü bir kıza aşık olan ve başlık parası yüzünden evlenemeyen Memiş Orhan Turan (67), sevdiğine kavuşacağı günü bekliyor. Sevdiği meçhul kızın ismini sır gibi saklayan Turan, onu ilk gün ki gibi sevdiğini söylüyor.

 

İlçede "Memiş Dayı" olarak bilinen Turan, 18 yaşındayken Çeşme başında görüp aşık olduğu kızı ailesinden istedi. Kızın ailesinin istediği başlık parasını bulamayan Turan, daha sonra askere gitti.

 

Askerden döndüğünde sevdiği kızın ailesinin ilçeden taşındığını öğrenen Turan, onu bulmak için 81 ili dolaştı. Şimdi, şehirden uzakta kurduğu kulübesinde yaşam mücadelesi veren Memiş Dayı, araç yıkayarak günlük harçlığını çıkarıyor. Sevdiği meçhul kızın ismini sır gibi saklayan Memiş Dayı, onu ilk gün ki gibi sevdiğini söylüyor.

 

Turan, yaptığı açıklamada, gençlik yıllarında gördüğü bir kıza aşık olduğunu ve başlık parası olmadığından sevdiği kızı ona vermediklerini söyledi.

 

Askerden döndüğünde sevdiği kızın evinin taşındığını anlatan Turan, "Yıllarca onu aradım. Onu bulmak için 81 ili gezdim. Uzun bir süre sonra yeniden buldum fakat babası aramıza girerek yine kavuşmamıza engel oldu" dedi.

 

"Onu ilk gün ki gibi seviyorum"

 

49 yıl önce bir çeşmenin başında sevdiğini gören ve aşık olan Turan, "Gençlik yıllarımda aynı mahallede oturuyorduk. Bir gün çeşmenin başında gördüm ve aşık oldum. O gün bugündür, onu hiç unutmadım. İlk gördüğüm anda nasıl aşık olduysam onun için şu an hala aynı aşkı besliyorum ve hiçbir zaman da ona duyduğum bu aşk değişmedi" diye konuştu.

 

"Kötü insanlar ve başlık parası aramıza girdi"

 

Onun için Ferhat olduğunu, onun da kendisi için Şirin olduğunu anlatan Memiş Dayı, şöyle devam etti:

 

"Ama aşktan anlamayan ve parayı her şeyden önde tutan babası kavuşmamızı istemedi. Evlenmek istediğimizi söylediğimizde kavuşamamamız için çok büyük bir miktar başlık parası istedi. Parayı denkleştiremedim, askere gittim. Askerden döndüğümde gerekirse sevdiğimi kaçıracak, Mutlu bir ömür sürecektim. Askerden döndüm, evlerinin taşındığını gördüm. Yıllarca sordum, soruşturdum onu aradım. Uzun bir süre sonra adresini buldum fakat yine babası aramıza girerek kavuşmamıza engel oldu."

 

İkisi de hiç evlenmedi

 

Memiş Dayı, aşkının yüzünden hayata küsüp şehirden uzaktaki kulübesinde hep sevdiğine kavuşmanın hayaliyle yaşadığını belirterek, "Ondan başkasını hayatımda düşünemediğimden evlenmedim. Olacaksa sadece sevdiğimle olacak diyerek tam 67 yaşına kadar bekar kaldım. Sevdiğim insan da kimseyle evlenmedi. O da benim düşüncelerimi taşıyor. Yıllar önce kendisiyle telefonda görüştüm, ölene kadar evlenmeyeceğini ve sadece beni sevdiğini söyledi" ifadelerini kullandı.

 

Sevdiğine kavuşamayınca kulübede hayatını sürdürmeye çalışan Memiş Dayı, sabahları kalkıp Kur'an- Kerim okuduktan sonra birçok çocuğa çikolata ve küçük kağıtlara yazılmış çeşitli öğütler dağıtıyor.

 

Kaliteli sevmenin sırrının dürüstlük olduğunu söyleyen Memiş Dayı, sözlerini şöyle tamamladı:

 

"Şimdiki gençlere bakıyorum, bugün tanışıp yarın sevgili oluyorlar. Sevmek ve sevilmek zor ve emek isteyen bir iştir. İnsan hayatına ortak edeceği bir diğer insanı bu kadar çabuk seçmemeli. Şimdiki birçok aşk saman alevi gibi. Bu yüzden gençler erken karar vermemeli, hayatını düzene soktuktan sonra sadakat ve aşkla sevebileceği birini seçmeli. Gerçek seven tüm sevgililerin sevgililer günü kutlu olsun."

 

Yorum Ekle