SON DAKİKA

Beyazıt İl'den İlçe'ye nasıl indirildi?

Görüldüğü gibi İl'den İlçe'ye tenzili rütbe edilişimizde kurşunu kendi ayağımıza kendimiz sıkmışız. 28 Mart, 2020 07:24 Güncelleme: 28 Mart, 2020 07:24 Beyazıt İl'den İlçe'ye nasıl indirildi?

Beyazıt İl'den İlçe'ye nasıl indirildi? 

Son günlerde Doğubayazıt'ın vilayet olma sorunu değişik şekillerde güncelleşip kamuoyunda tartışma konusu haline geldi.

 Bu tartışmalara katılarak, Tarihe ışık tutuyorum başlığı ile yayınladığım Doğubayazıt'ın İl'den İlçe'ye tenzili rütbe edilişini konu alan yazı şöyle;

1927 OLAYI NEDİR?

1927 yılı Doğubayazıt tarihinde kara bir yıldır.

Zira, o yıl Beyazıt İl'den İlçe'ye tenzili rütbe edildiği yıldır.

Pekiyi, 1927 olayı nedir?

Değişik bir deyişle neden Beyazıt İl'den İlçe'ye alındı?

Bu konuda günümüze kadar ortaya çıkan güçlü bir belge yoktur.

TBMM'i ve bir araştırma olanağım olmadı. Dolayısıyla söz konusu arşivde Beyazıt'ın İl'den İlçe'ye indirilişine dair bir belge varımıdır. Bilemiyorum.

Ağrı Valiliğin arşivlerinde herhangi bir belge yoktur.

Elde ettiklerim belgeler ise, olaya tam ışık tutacak nitelikte değildir.

Büyüklerimizin anlatımlarından yola çıkarak, Beyazıt'ın İl'den İlçe'ye indirişinin çeşitli seçeneklerinden akla en yatkın olan seçenek üzerinde duracağız.

Beyazıt coğrafi konumu nedeniyle dağ üzerinde kurulmuş bir şehirdir.

Dolayısıyla buraya o günkü koşullarda ulaşım zordu.

Bu nedenle Beyazıt'ın ovaya inmesi düşünülmüş.

Bunun için iki seçenek üzerinde durulmuş.

Birinci seçenek, bugünkü Doğubayazıt'ın yerleşim alanı... Bu alanda o tarihlerde Rus'lardan kalma istasyon (Bugünkü Yavuz Baycan'ın evlerinin bulunduğu yer) bulunmaktaydı. Buraya, yani istasyona Rus'ça Vazgal adı verilmektedir. Dolayısıyla Beyazıt'lılar bu alana Vazgal derlerdi.

İkinci seçenek ise, Beyazıt'ın ilçesi olan Karaköse (karakilise) alanıydı.

Beyazıt ovası elde edilemeyecek şahıslar adına tapulu olduğunu gören Beyazıt İl Meclis Üyeleri ikinci seçenek üzerinde durarak o zamanki Vali'ye bunu telkin ettiler.

Beyazıt İl Meclis üyeleri (bu işle uğraşanların sayısı dörttür) Karaköse'de ucuz arsa kapatmaya başladılar.

Bir yandan da arsa kapatan İl Meclis Üyeleri sürekli olarak Beyazıt Vali'sine İl'in Karaköse'ye alınması için Ankara nezdin de girişimlerini artırmalarını sağladılar.

İl Meclis üyelerini İl'İn Karaköse'ye kaydırılması için gayretlerinin sürdüğü bir dönemde, Ağrı Dağı İsyanını çıkartan İbrahim Ağa,(Braim Ağa-Broyo Hesekki Telli)nişanlısı Naime Hanımı almak için Çiftlik köyünden Beyazıt'a gelir. Gelin ata bindirilirken silahlar ateşlenir.

İşte bu anı fırsat bilen arsa spekülatifçisi İl Meclis üyeleri hemen Vali'ye koşarlar.

"Vay efendim eşkıya Beyazıt'ı bastı. Halen ne duruyorsunuz?..." diyerek Vali'nin bu durumu telgrafla Ankara'ya bildirmesini sağlarlar.

Çok geçmeden gece yarısı Ankara'dan gelen meşun bir telgrafla Beyazıt il'den ilçe'ye tenzili rütbe edilir.

Karaköse Vilayet olur. Ve 1935 yılında ise Ağrı adını alır. Aynı yıl Beyazıt'ta Ağrı'ya bağlı Doğubayazıt ilçesi adını alır. Aynı tarihte Iğdır ve Tuzluca da Beyazıt'tan alınarak Kars'a bağlandı.

Spekülatifçi İl Meclis üyeleri de arsalardan elde ettikleri büyük paralarla Ağrı'nın en zenginleri olurlar.

Yıllarca bu kişilerin hükümranlığı Ağrı'da sürer.

Görüldüğü gibi İl'den İlçe'ye tenzili rütbe edilişimizde kurşunu kendi ayağımıza kendimiz sıkmışız.

Atalarımız ne güzel söylerler "Ağacın kurdu ağaçtan olmazsa ağaca zeval gelmez"

İlçe oluşumuzda da bu atasözü geçerlidir.


Beyazıt Valisi Ziya Tekeli Karaköse'ye, Karaköse Kaymakamı Yusuf Ziya Bey'de Beyazıt'a atandı.

Beyazıt yazı işleri müdürü olan amcam Hasan Baycan da Vali Ziya Tekeli ile birlikte Ağrı'ya gider.

Evet, Doğubayazıt'ın İl'den İlçe'ye tenzili rütbe edilişinin akla yakın gelen rasyonel gerekçesini anlattım.

İşte kaybettiğimiz Vilayet hakkının geri alınması için "VİLAYETİMİZİ GERİ İSTİYORUZ" derneğini 2012 de kurarak yola çıkan arkadaşların işi bir hayli zordu.

Uzun ince bir yoldan geçileceğe benzer.

Bu uğraşının ilk nüvesi bu derneğin kurulması ile atıldı.

Her iş başlangıçta birçok olumsuz tepkilerle karşılaşır.

Ama zaman içinde olay kamuoyuna mal olunca her şey kendiliğinden yola girer.

Er geç Vilayet hakkımızı geri alacağımıza inanmak gerekir. Onun için soluk ister, sabır ister.

Tıpkı DOS projesi gibi.

Ancak dernek çalışmaları ve çabaları sonuç almayınca,kapatıldı.Ama Vilayet hakkımızın geri verilmesi sevdası halen içimizde kor ateş gibi yanmaktadır...

Beyazıt'ın İl'den İlçe'ye indirilişine dair yaptığımız bazı araştırmalarda ele geçirdiğimiz bazı belgelerelde ettik.

Bu belgeler daha ziyade Beyazıt'ın adının ve Karaköse'nin adının değiştirilmesine yönelik öneri belgeleri ile yapılan yazışmaları içermektedir.

Yaptığımız bu araştırmalarda rasyonel gerekçelere itibar ettik.

Beyazıt'ın İlçe'ye dönüşmesinin ana nedenlerine yönelik araştırmalarımız devam edecektir.

 


 

Yorum Ekle